Yüksek Mahkeme, erkek eşin “aileyle ilgilenmemesi, düzenli bir işi olmaması ve evin ihtiyaçlarını karşılamaması” gibi davranışlarının, kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımadığına hükmetti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi’nde görülen davada, yerel mahkeme bu gerekçelerle erkek eşi kusurlu bulmuş ve kadın lehine manevi tazminata karar vermişti. Ancak kararın istinaf sürecinde temyize taşınması üzerine dosya Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin gündemine geldi.
Yargıtay, yaptığı incelemede yerel mahkemenin kararını bozarak, “Eviyle ilgilenmemek veya düzenli gelire sahip olmamak her ne kadar evlilik yükümlülüklerine aykırı olsa da, kadının kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilemez” ifadelerine yer verdi.
Türk Medeni Kanunu’nun 174/2. maddesinde belirtilen manevi tazminat şartlarının bu olayda oluşmadığını vurgulayan Yargıtay, kadına verilen tazminat kararını hukuka aykırı buldu.
Bu karar, benzer davalar için emsal niteliğinde değerlendiriliyor. Artık boşanma süreçlerinde “ilgisizlik” veya “maddi yetersizlik” gibi nedenler, tek başına manevi tazminat talebi için yeterli görülmeyecek. Kararın, bundan sonraki benzer dosyalarda hâkimlere yol göstermesi bekleniyor.
