VOVA DER YAPAY ZEKA EMEĞİ DÖNÜŞTÜRÜYOR

VOVA DER YAPAY ZEKA EMEĞİ DÖNÜŞTÜRÜYOR

Aksaray’da Emek Dönüşüyor: Yapay Zekâ İşleri Yeniden Tanımlıyor.

Aksaray’da Emek Dönüşüyor: Yapay Zekâ İşleri Yeniden Tanımlıyor
21. yüzyılın en çok konuşulan teknolojisi olan yapay zekâ, yalnızca üretim biçimlerini değil, emeğin anlamını ve geleceğini de kökten değiştiriyor. İnsan zekâsına özgü olduğu düşünülen birçok işlevi artık yazılımlar yerine getiriyor. Bu durum, özellikle emek yoğun sektörlerde çalışan milyonlarca kişi için yeni bir belirsizlik dönemine işaret ediyor.
Oxford Üniversitesi’nden Frey ve Osborne’un 2013 yılında yayımladığı “The future of employment: How susceptible are jobs to computerisation?” (İstihdamın geleceği: İşler bilgisayarlaşmaya ne kadar duyarlı?) adlı araştırma, bugün yaşanan süreci yıllar önce öngörmüştü. Araştırmaya göre, işlerin neredeyse yarısı bilgisayarlaşma riski altındaydı. O günden bu yana geçen on iki yılda, yapay zekânın üretim süreçlerine girişiyle bu risk artık teorik değil, somut bir gerçek haline geldi.
TÜİK Verileri: Artış Hızlı, Fark Derin
TÜİK’in 2025 tarihli “Yapay Zekâ İstatistikleri” raporuna göre, yapay zekâ kullanan işletme oranı 2024’te %4,4 iken 2025’te %7,5’e yükseldi. Bu artış ilk bakışta etkileyici görünse de, kullanımın büyük kısmı bilgi ve iletişim (%47,1) ile finans (%21,1) gibi sermaye yoğun sektörlerde toplanıyor.
Oysa inşaat (%3,9), ulaştırma (%5) veya konaklama (%6,1) gibi emek yoğun sektörlerde yapay zekâ kullanımı hâlâ oldukça sınırlı. Bu tablo, teknolojik dönüşümün toplumun tüm kesimlerine eşit yansımadığını; aksine, dijital uçurumun sektörden sektöre derinleştiğini gösteriyor.
İşletme ölçeğine göre fark da dikkat çekici. 10–49 kişi çalıştıran küçük işletmelerin yalnızca %6,6’sı yapay zekâ teknolojisi kullanıyor. Buna karşın 50–249 arası çalışanı bulunan orta ölçekli işletmelerde oran %24,1’e kadar çıkıyor. Büyük işletmeler verimlilik ve maliyet avantajı için bu dönüşüme daha hızlı adapte olurken, küçük işletmelerde hâlâ temkinli bir bekleyiş hâkim.
Aksaray: Üreten Kent, Dönüşen Emek
Yapay zekâ tartışmasını Aksaray ölçeğinde değerlendirdiğimizde, tablo Türkiye’nin genel yapısına benzer bir görünüm sergiliyor. Kent ekonomisinin omurgasını imalat (%31,7), toptan ve perakende ticaret (%23,3) ve inşaat (%12,6) sektörleri oluşturuyor. Kadın istihdamı en çok imalat sektöründe yoğunlaşmış durumda.
İl genelinde 20 ve üzeri çalışanı bulunan işletmelerin %48,7’si dijital teknolojilerden yararlanıyor. Bu oran, üretim süreçlerinde otomasyonun giderek arttığını ve işletmelerin rekabet gücünü artırmak için dijitalleşmeye yöneldiğini gösteriyor.
Ancak istihdam yapısı, teknolojik dönüşüme henüz tam uyum sağlayabilmiş değil. Aksaray’da açık işlerin önemli bir kısmı hâlâ makineci (dikiş), gazaltı kaynakçısı, ütücü, süt ürünleri işlemecisi ve paketleme işçisi gibi düşük vasıflı üretim alanlarında.
Temininde güçlük çekilen meslekler arasında ise inşaat kalıpçısı, tır şoförü, kasiyer ve makine bakım-onarımcısı gibi manuel beceriye dayalı işler bulunuyor.
Bu tablo, emek piyasasının teknolojik dönüşüm hızına yetişmekte zorlandığını açıkça ortaya koyuyor. Bir yanda üretim süreçlerini dijitalleştiren işletmeler, diğer yanda geleneksel becerilerle geçimini sürdüren işçiler… Aksaray, bir yanda otomasyona yönelen fabrikaları, diğer yanda el emeğine dayalı üretim gelenekleriyle bu iki dünya arasında dengede kalmaya çalışan bir Anadolu kenti.
Geleceğin Sorusu: Kiminle, Nasıl Çalışacağız?
Yapay zekâ, tıpkı sanayi devrimleri gibi işgücü piyasasında köklü bir yeniden yapılanmayı beraberinde getiriyor. Emek yoğun sektörlerde bu etki daha yavaş hissedilirken, bilgi yoğun sektörlerde şimdiden belirgin hale gelmiş durumda.
Bu dönüşüm, işsizliği artırmaktan çok işlerin niteliğini değiştirme potansiyeli taşıyor. Yani mesele “işlerin yok olması” değil, işlerin yeniden tanımlanması. Kod yazan bir yazılımcının yanında artık kodu yazan bir yazılım olabilir; ancak bu yazılımı yöneten, denetleyen ve etik sınırlarını belirleyen yine insan olacaktır.
Sonuç: Aksaray İçin Yeni Bir Dönemin Eşiğinde
Yapay zekâ artık yalnızca bir teknoloji değil, üretimin, emeğin ve bilginin dilini değiştiren yeni bir çağın adı. Bu dönüşümden korkmak yerine, ona hazırlanmak gerekiyor.
Aksaray’ın güçlü üretim potansiyeli, dijital dönüşümle birleştiğinde büyük bir fırsata dönüşebilir. Kent, Orta Anadolu’nun yenilik merkezi olma yolunda ilerleyebilir. Ancak bu sadece makine yatırımıyla değil, insana yatırım ile mümkün.
Eğitim, beceri geliştirme ve dijital okuryazarlık bu yeni dönemin en güçlü güvencesi olacak.
Artık mesele “yapay zekâ işlerimizi elimizden alacak mı?” değil;
Aksaray, bu dönüşümü kiminle ve nasıl yönetecek?

KAYNAKÇA
Frey, C. B., & Osborne, M. A. (2013). The future of employment: How susceptible are jobs to computerisation? Technological Forecasting and Social Change, 114, 254-280. https://doi.org/10.1016/j.techfore.2016.08.019
Türkiye İstatistik Kurumu. (2025). Yapay zeka istatistikleri, 2025 [Bülten]. https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Yapay-Zeka-Istatistikleri-2025-57945
İŞKUR. (2024). Aksaray 2024 yılı işgücü piyasası araştırması sonuçları [Rapor]. https://www.iskur.gov.tr/medya/02khjjja/aksaray.pdf

Dr. Aytaç AYDIN

VOVA Ekoloji, Kültür ve Ekonomi Derneği




Haberi Sesli Oku